Başka (Baška) Bir Dergi
Pazartesi, Ekim 24, 2022“Balkan edebiyatı”nın birleştirici çatısı altında, Balkanlar'a dair kültür, sanat ve edebiyatın her dalını kucakladık. Dergimizin içerisinde Türkçe ağırlıklı olarak Boşnakça ve İngilizce dillerinde edebiyat içerikleri sunduk. Öykü, deneme, inceleme, tefrika ve şiirlere yer verdik. Geçmişin tozlu raflarından çıkardığımız pek çok eseri de yeniden hatırlattık.
2016-2018 yılları arasında yayımlanan ve şimdiye kadar yapılmış çalışmalar arasında Balkanların çok renkliliği, çok kültürlülüğü ve çok dilliliğini en iyi yansıtan çalışmalardan biri olan Başka dergisinden bahsetmek istiyorum sizlere. Dergi çıkarmak şüphesiz ha deyince yapılabilecek bir şey değil. Öncelikle bir tekamül sürecinin olması gerekiyor. Bir evveliyatın, birikmişliğin olması gerekiyor.
Bizler Saraybosna’da yaşayan ve gerçek Saraybosna’yı tecrübe eden üniversiteli gençler olarak üniversite hayatlarımızın son senelerinde gerçek Balkanlar’ı okuyucuya anlatmak gibi idealist bir amaçla bu yola çıktık. Hâlihazırda çıkardığımız üniversite dergisi, üniversitenin nabzını tutan mizah sayfaları ve “sözlük”, bizi Başka dergisini yapmaya iten motivasyon kaynaklarımızdı. Bunların hepsini bir araya getiren, daha ciddi ve hedef kitlesi daha geniş bir çalışma ortaya koymalıydık. Senenin dokuz ayını Bosna Hersek’te, kalan üç ayını ise Türkiye’de yaşayan gençler olarak adeta bir medcezir sarmalının içindeydik. Bosna’da gördüğümüz ve yaşadığımız şeylerle, Türkiye’de Balkanlar hakkında bize sorulan sorular ve insanların bu coğrafya hakkındaki genel geçer görüşleri birbirinden oldukça farklıydı. İçten içe bu anlayışı düzeltmeye çalışmak istesek de bunun fayda getirmeyeceğini anlamıştık. Bir dergi belki de gönlümüzden geçenleri ve tecrübe ettiğimiz Balkanlar’ı aktarmada en iyi yol olacaktı.
Nihayetinde, birden fazla Balkanlar olduğunu ve bu coğrafyanın bizimle kesiştiği kadar ayrıştığı biricik taraflarının da bulunduğunu vurgulayan bir dergi ortaya çıktı. İsim olarak her iki dilde de aynı anlama gelen “Başka” kelimesini seçtik. Dostoyevski’nin “Dünya’yı güzellik kurtaracak.” mottosu ile yola çıkan dergi, okuyucuya ön kabullerinden âri, ismi gibi “Başka” bir Balkanlar vaadediyor ve çok dilliliğin güzelliğin bir parçası olduğunu vurgulamak adına Boşnakça, Türkçe ve İngilizce olarak üç dilde yayımlanıyordu.
Türkiye’deki büyük şehirlerin neredeyse hepsine dağıtılacak şekilde bir ağ kurduk. Yayınevleri, kütüphaneler ve kitap kafeler bu konuda bize merkez oldular. Ulaşamadığımız şehirlerdeki okuyucularımıza ise dergileri bireysel olarak kargolayarak ulaştık. Türkiye dışında, Üsküp ve Saraybosna’da dergilerimizi muhtelif mekânlarda satışa çıkardık. Aynı zamanda Yunanistan, Gümülcine, Kosova ve Prizren’deki arkadaşlarımız sayesinde, dergimize bu bölgelerden de ulaşmak isteyenlere yardımcı olduk. Başka Dergisi ile beraber üç kere Uluslararası Dergi Fuarı’na katıldık. Aynı zamanda Üsküp’te ve Saraybosna’da gerçekleşen kitap fuarlarında da yerimizi aldık. Çeşitli paneller düzenledik, konferanslara katıldık. Buna mukabil, dergimizle alakalı bir kitap çalışması ve bir yüksek lisans tezi de ortaya konuldu.
“Balkan edebiyatı”nın birleştirici çatısı altında, Balkanlar'a dair kültür, sanat ve edebiyatın her dalını kucakladık. Dergimizin içerisinde Türkçe ağırlıklı olarak Boşnakça ve İngilizce dillerinde edebiyat içerikleri sunduk. Öykü, deneme, inceleme, tefrika ve şiirlere yer verdik. Geçmişin tozlu raflarından çıkardığımız pek çok eseri de yeniden hatırlattık. Pek çok klasik Türkçe şiiri Boşnakçaya kazandırdık. Aynı şekilde Boşnakçadan Türkçeye çevirdiğimiz şiirler de oldu. Bu bağlamda çeviriler de dergimizde önemli yer tuttu.
Dergimizin her sayısı, Saraybosna, Belgrad, Üsküp ve Zagreb gibi kendine has
renkleri olan farklı bir Balkan şehrini dosya konusu edindi. Şehir yazıları
derginin önemli bir kısmını oluşturuyordu. Bu bağlamda o şehirlerde yaşayan
yazarların eserlerinden istifade ettik. Aynı zamanda dosya sayılarımızı
hazırlarken o şehirlere gidip entelijansiyasıyla da istişare ettik.
Başka dergisi, her sayısında bir şehir sunumuyla başlayıp o şehre dair temel kavramları espirili bir dille okuyucuya sunan “Balkan Sözlük” ile kapanırdı. Derginin kapakları ise, okuyucuyu o şehre doğru hayali bir yolculuğa çıkaran Bosnalı ressam Kemal Mehmedoviç’in soyut şehir tasvirleriyle, eser ve okuyucu arasındaki etkileşime bir müdahalede bulunmaksızın; üzerinde herhangi bir duyuru, tanıtım veya yazı olmadan basılırdı. Arka kapak ve ön kapak haricinde siyah beyaz olan dergi tasarımında; yazılara canlılık ve hareket katan illüstrasyonlar ve kara kalem çizimlere de yer verilirdi. Parça parça ilerleyen derginin bölümleri arasında Balkanlar’a ve Balkan edebiyatına dair hikâyelerin yanı sıra şarkı çevirileri de bulunuyordu. Çevirilerin olduğu kısımlarda sanatçıların siyah beyaz görselleri kullanılırdı.
Dergimizin hitap ettiği kesim esasında Türkiye’de yaşayan göçmenler değil; bilakis göçmen olmayıp Balkan kültürünü ve edebiyatını merak edenlerdi. En azından biz öyle tasarlamıştık. Bu vesileyle aynı zamanda dosya konusu olan şehirlerde yaşayan soydaşlarımızın da birbirlerinden haberdar olmasını amaçlamıştık. Rodop Dağı’nın iki tarafında birbirinden haberdar olmayan soydaşlarımız dergimiz vesilesiyle birbirinden haberdar olacaktı.
Sonuç olarak; “Güncel değiliz, bilakis yüzyıllık hikâyelerin figüranları ile beraberiz. Onlarla beraber yatıp onlarla kalkıyor, hatta bazen onlarla yürüyüşe çıkıyoruz.” manifestosuyla çıktığımız yolda, Mareşal Tito ile Vilsonovo yolunda, Mak Dizdar ile Trebeviç Dağı’nda, bazen Saraybosna Savaş Tiyatrosu’nda, bazen ise kütüphanede çello çalan amcayla yolumuza devam etsek de; dergimiz maddi olanaksızlıklar yüzünden düzenli bir yayın hayatına sahip olamadı. Uzun aralıklarla çıkması şüphesiz onun en büyük eksikliği oldu. Matbu yayıncılık serüvenimizin bitişinin akabinde web sitemiz üzerinden yayın hayatımıza bir süre daha devam etmiş olsak da maalesef o süreç de sekteye uğradı ve beklenilen oranda geri dönüşü alamadı. Ancak ümit ediyoruz ki ilerleyen zamanlarda Başka dergisi Balkan edebiyatı çatısı altında farklı bir formatla kaldığı yerden devam edecek, gerçek Balkanlar’ı ilgilisine en renkli ve edebî yüzüyle sunacaktır.